18 Aralık 2014 Perşembe

Mooc Siteleri



Mooc da nedir dediniğizi duyar gibiyim. Bu terim aslında sanal hayata gireli epey zaman oluyor sadece Türkiye'de tanıtımını yapan olmadığından bilinmiyor. Anlamı açık kaynak erişimli online kurs anlamına geliyor.

Son zamanlarda İngilizce'mi geliştirmek için çeşitli sitelere baktığım ve araştırma içerisinde olduğum doğrudur. Bu araştırma içerisindeyken MOOC içeren aşağıdaki siteleri keşfettim.

Bulduğum siteler;


Bu sitelerde üniversite okuyormuş gibi ders alıyorsunuz. İlgili videoyu izliyor ve sınavlarına katılıyorsunuz. Hatta sertifikalı olan programlara cüzi bir ücret ödeyerek sertifika bile alıyorsunuz.
Ben henüz sertifikalı programlara katılmadım ama videoları izlemek ile başlayarak kendimce bir başlangıç yaptım.

İlginizi çekiyorsa bir tıklayın derim ;)

10 Eylül 2014 Çarşamba

Yabancı dil biliyormusun?

Son zamanlarda sık karşılaştığım bir soru.

Kim neye göre cevap veriyor bilemiyorum.

Sınavların gerçek bilgi düzeyini yansıtmadığı kanaatindeyim. Acaba doğrusu böyle mi olmalı?

Kpds gibi bir sınavdan 95 alan bir kişi yanımda 2 cümle kuramayınca şaştım kaldım. Çok bildiğimden değil ama bu kadar da değil!

Bence düzey tespiti yapılan bir sınav gerçekten de doğruluk kavramı üzerine olmalı aksiyse bu sınavlar ne için var?

Öyle içimden geldi biraz söylendim kusura kalmadınız herhal =)

Bazı kitaplar fazlasıyla salya sümük


Okumaya sardımmı ardı sıra giderim.

Ayşe Kulin'in kitaplarını çok beğenince arka arkaya almaya başladım.

Romanlarında sürükleyici ve büyüleyici bir dil kullanıyor.

Türkan isimli kitabında aslında bir nevi Türkan Saylan'ın biyografisi anlatılıyor.

Kitabı bir anne olarak okudum ve bazı satırlarda tüylerim diken diken oldu.

Kimi yerde gözlerim doldu kimi yerde sevinçten mutluluğa kavuşmuş diye geçirdim.

Ama tabiki sonucu hayatının sonlanmasıyla bitiyordu :(

Kitap Türkan Saylan'ın ne kadar güçlü bir kadın olduğunu ve kariyeri uğruna ne savaşlar verdiğini anlatıyor.

Çok duygulandım okurken şiddetle okumanızı tavsiye ederim çünkü güçlü kadınlar toplumumuzda kolay kolay bir yere gelemiyor :(

9 Eylül 2014 Salı

Kışa hazırlanırken eksikler tamamlanıyor


Her sene ağustos-eylül kara kara düşünürüm kışa ne atsam diye.

Yazıp çizme alışkanlığım olmayınca da her yaptığım ölçüyü her sene unuturum.

Derken buraya yazayım da bari hem birilerine yarasın hem de seneye bakarım dedim =)

Neler yaptım bir bakalım:

Yarım litrelik kavanozlarda yemeklerde kullanmak üzere rendelenmiş domates püresi:


Malzemeler :10 adet 0,5 lt kavanoz , 7kg armut domates,1 çay bardağı kaya tuzu 

Tarif: Domates rendelenir ve tuz eklenerek kavanozlara konulur. Ağzı sıkıca kapatılarak bulaşık makinasında deterjansız programda 55-65 derecede 1,5 saat kaynatılır(bunun yerine eski usül büyükçe bir tencerede kaynatıp cam kavanoza koyup gene kapaklarını kaynatmak suretiyle kapatabilirsiniz) ve makina bitince 1 gün tersi cevrilip üzerine örtü koyulacak beklenir ve kışın tüketilir.

Acı Biberli Domates Turşusu:

Bunu ikram ettiğim kişiler hep devamını sorar, çok leziz muhakkak tavsiye ederim.


Malzemeler: Yarım kilo acı biber, 2 kilo armut domates, 2,5 çorba kaşığı kaya tuzu, 1 çay bardağı sirke, 1 çay bardağı zeytinyağı, 1 baş sarımsak 

Tarif: Biberler yıkanır ve ince ince kesilir. Domatesler yıkanır ve rendelenir. (Bu işlemlerde eldiven kullanınca eller minimum hasar görüyor) 1 Baş sarımsak soyulur ve ince ince dilimlenir. Domates ve biber aynı kaba alınarak üzerine diğer tüm malzemeler katılır ve iyice harmanlanır. Karışımı 0,5kg olan kavanozlara(bu ölçü için 5 kavanoz yeterli) koyuyoruz ve her bir kavanozda üstten 2 cm boşluk bırakıyoruz. Hazırlananan kavanozlar ağzı açık 1 gece bekletilir gazının çıkması için ve ara ara çöp şiş çubuğu ile karıştırılır. Iyice havası çıkınca üzerlerine 1'er cm kadar zeytinyağı eklenir . Yeni alınan kavanoz kapakları kaynatılarak sıcak sıcak kapaklanır ve 1 günde kavanozlar hareket ettirilmeden ters bekletilir. (Bulaşık makinasında deterjansız 1,5 saat kaynatıp aynı işlem gerçekleştirilebilinir ki bu sene bu şekilde uyguladım ve sonuç mükemmel yani kapaklar tutmuş!) Herhangi bir akma olmadığına emin olunduktan sonra serin bir yere kaldırılır. Bir terslik varsa yakın zamanda tüketilir

Pişirmeye Hazır Barbunya


Malzeme: Barbunya (2,5 kg) 
Tarif: Barbunyayı ayıkla sudan geçirip süz ve tek kullanımlık poşetlere koy hooop cumburlop buzluğa 
Not:Bundan da kolayı da yok=)

Pişirmeye Hazır Taze Fasulye


Malzeme: 1,5 kg taze fasulye 
Tarif: Taze fasulye yıkanır kılçığı varsa ayıklanır ve yemek yapılacak gibi doğranıp kaynamış suda rengi dönene kadar kaynatılır. Kaynayınca suyu süzülür ve soğuduğunda tek kullanımlık buzdolabı poşetlerine konur, havası alınır ve kışın kullanmak üzere hooop cumburlop buzluğa atılır.

Menemen Konservesi


Malzemeler: 1 kilo köy biberi,2 kilo armut domates, 4 adet yarım litrelik kavanoz(8 adet 250gr tek kullanım açısından daha mantıklı) ve tuz

Tarif: Biberler yıkanır ve halka halka kesildikten sonra az ayçiçek yağında sotelenir. Domatesler kabukları soyulduktan sonra küp küp kesilir (Ben soymakla uğraşmamak için diğer rendeledim neticede hepsi midede birleşiyor) Domates az yağda pişirilir. (Çok pişmeyecek) Bu işlemler esnasında sofralık tuzdan göz kararı ilave edebilirsiniz. Domates biberin olduğu kaba alınarak karıştırılır ve yarım litrelik kavanozlara konularak kapağı kapatılır ve bulaşık makinasında deterjansız programda 1,5 saat 55-60 derecede konularak son halini alması sağlanır . Makina bittiğinde sıcak çıkartılan menemen konserveleri ters çevrilerek 1 gün bekletilir ve herhangi bir akma yada tutmama söz konusu değilse serin bir yerde muhafaza edilir. Kışın afiyetle hm hum yenir 

Kornişon Turşusu


Malzemeler: 2 kg kornişon, 500ml elma sirkesi,500ml üzüm sirkesi, sarımsak, 1 avuç kaya tuzu,kuru nıhut

Tarif: Öncelikle kornişon salatalıklar yıkanır temizlenerek kurulacağı cam ve plastik şişelere sıkı sıkı yerleştirilir. Her bir kavanoza ortalama 4-5 ayıklanmış sarımsak katılır. Üzerlerine 15-20 adet kadar nohut ilave edilir.(Nohut turşuyu ekşileştiriyor yani bol nohut bol ekşi)Bir kapta bir avuç tuza elma ve üzüm sirkeleri ilave edilir. Karışım şişelere doldurulmuş kornişonlara ilave edilerek ağzına kadar doldurulur ve kapağı sıkıca kapatılarak güneş görmeyen serin yere konulur. Kışın afiyetle ham hum edilir  Bunun için fotoğrafta görüldüğü üzere 4 adet yarım litrelik ve 1 adet bir litrelik meşrubat şişesi yeterli oldu.

Bütün yapılanlar kış boyu afiyetle yenir. :)

22 Temmuz 2014 Salı

Bebek bakıcısı ararken nelere dikkat etmeli?


Eğer çalışan bir anneyseniz ve yasal izniniz bitmesine yaklaştıysa çanlar sizin için çalmaya başlamış ve çoktan bir bebek bakıcısı bulmanın zamanı gelmiştir. 

Eğer ki anneler ve kayınvalider gibi aileden biri çıkıp da sahiplenmiyorsa bebeğinizi tamamen şansınız açık bir şekilde bakıcı bulmak zorundasınız.

Bakıcı derken ilk kelime anlamı insanda öcü, cani gibi kötü ifadeler uyandırabilir ve sizi vicdansız anne konumuna sokabilir. Oyuna gelmeyin. Çalışmanız gerekiyorsa çalışın. Etrafınızda bıdı bıdı konuşan çok gereksiz insan olacaktır. Sakın onların söylediklerine itibar etmeyin. Zira akli dengenizi kaybedebilirsiniz.

Birşey varsa vardır yoksa yoktur. Dolayısıyla birşeye ihtiyaç varsa vardır. Yani birinin bebeğinize bakması gerekiyorsa bu sizin için zorunlukluktur. Çevrenizde yine "Aiiiyyy ücretsiz izin de mi alamadın " gibi saçmalayan tipler de olacaktır. Her şeye hazırlıklı olun.

Bu durum biraz şans biraz kısmet biraz da inanç işidir.

* Birden fazla bakıcı adayı ile konuşun. 

* Çalışma saatlerini net konuşun.

* Yapması gerekenleri listeleyin (Unutmayın siz iş veriyorsunuz)

*  Çocuğunuzun kullandığu ilaç vs varsa muhakkak anlatın.

* Sizin dışınızda ulaşabileceği en az 2 numarası daha verin.

* Bebek bakımı dışında evde yemek yada ütü gibi hizmet bekliyorsanız baştan konuşun. (Eve gelen bebek bakıcısında kaba temizlik yapmasını beklemeyin. O sizin bebeğinize bakmaya geliyor! Temizliği o yapacaksa bebeğe kim bakacak?)

* Çoluk çocuk durumunu sorun(Büyük çocuğu varsa sorun değil ama ilköğretimde okuyan çocuk varsa hastalık, toplantı, okul, ders, ödev, karne,yaz tatili sorunları başlıyor ve bitmiyor maalesef)

* İzin planını ve günlük izin durumunu netleştirin.

* Haftasonunda çalışıp çalışmama durumunu kesinleştirin.

*Ne kadar süre (ay,yıl) çalışmasını istediğinizi kesinlikle belirtin.

Aslında bu liste uzar da uzar.

Pinpirikli değilseniz en azından yukarıdaki maddeleri göz önünde bulundurmanız yeterli olacaktır.

Bebek bakımındaki başarı yada başarısızlık ise çocuğunuzun tepkilerinden anlaşılacaktır.

Ben neden mi bunları yazdım? Benim gibi aynı durumda bulunan annelere önayak olmak ve bu durumun aslında bu kadar zor olmadığını anlatmak için. Vicdanlı insanlarla karşılaşmanız dileğiyle.


9 Temmuz 2014 Çarşamba

Evi yeniden dekora etmek ve yeni fikirler

Zaman geçiyor ve evde çeşitli değişiklik yapma iştahım kabarıyor.

Dönem dönem bu moda giriyorum.

Evdeki tüm eşyaları bir elden çıkarsam var ya neler alırım neler :)

Evlendiğim döneme göre şık fakat bir okadar kaba eşyaya sahibim. Koltuklarım kırık krem ve mobilyam venge rengi.

Koltuklar fena değil ama mobilyalar ara ara üstüme üstüme ayaklanma çıkarabiliyor.Bu durumlarda niye doğal ağaç tonlarını yada beyaz tonları seçmedim diye hayıflanıp duruyorum.

Gene öyle bir dönemdeyim.

İkea, Tepe Home, Mudo, English Home'a dalıp aşağıdaki stillerde eşyalar alasım geliyor.

Koyu mobilyalardan daraldığım bir gün boyatsam ne olur diye düşünmüştüm ama fiyat araştırması kısmına geçtiğimde bir bardak su içmenin daha mantıklı oldugunu gördüm.

 

Yukarıdaki oda biraz karışık renklerde. Rahat ama bu kadar karışıklık bana göre değil!



 Mavili çiçekli mobilya hoşuma gitti hem spor hem rahat :)

Üstteki resim ise daha çok mutfağı anımsatıyor.

Alttaki ise yatak odası komodini bile olabilir .



Son iki fotoğrafta ferah oturma odaları sağlayabilir. Renkler muhteşem. Baktıkça bakasım gördükçe alasım geliyor. Acaba diyorum ufaktan ufaktan düzenlemeler yapsam mı =)  Fon perde ve kırlentler ile başlayıp yerdeki halı yerine ufak bir kilim ile ortam bir nebzede değişebilir. Araştırmalar tam gaz devam. Bakalım neler bulabileceğim =)

Not: Görseller internetten alıntıdır.

Sahilde Kafka



En son bitirdiğim kitap.

Çok sayfalı kitap okuma fobim var resmen. 656 sayfa yahu.

Oku oku bitmiyor.

Bir de yazar Japon olunca karakter isimlerine ısınmakta da zorlandım resmen.

Bir de boş zaman sıkıntısı var tabi. Bebekli hayatta öyle ha deyince kitap okuma yada hobilerle vakit geçirmek çok zor hatta çalışan bir anne için neredeyse imkansız :(

Fakat tüm bunlara rağmen çok sürükleyici bir roman.

Olayları öyle bir harmanlamışki yazar okurken "yuhh!", "yok ya", "pes" dedirten kısımlar oldu.

Kesinlikle okuyun derim.



4 Mayıs 2014 Pazar

17.ci Çiçek Festivali Bayındır-İzmir


İzmir'e geldiğimden beri etkinliklere katılmaya çalışıyorum.

Çeşitli arkadaş gruplarımız var.

Bu etkinlikte motor grubundaki arkadaşlarla gittik.

Bayındır merkezde gerçekleşiyor etkinlik.

Yan yana standlar açılmış ve çiçek firmaları kurulmuş insanlar da hıncahınç saldırıyorlarken iki turlayabildik ancak.

Arada bahçeme ekmek üzere ve terasıma asmak üzere petunya,begonvil ve fesleğen aldım.

Çok fazla çeşit vardı.






Ortancaların renklerine bayıldım. Bu sene deneme yapıyorum seneye daha fazla çeşit çiçek almayı planlıyorum. Çünkü İzmir çok sıcak ve yazları kurak bir şehir. Dolayısıyla bitkilerin bakımları çok zor olabilir. Bunu da deneyip göreceğim.



Bir çiçekçi de Eda isimli bir şahısa torpil geçmiş sanırım :)


En son fotoğraf ise benim aldıklarım ve bagaja sığdırdıklarım =)

Çok çiçekli günler diliyorum.

Bir nevi farm villa :)


Herkesin mutlaka bir bahçem olsun fikri olmuştur.

Bizim şuan oturduğumuz evin az biraz bahçesinin olmasını fırsat bildim ve düzenlemeye kalkıştım.

Etraftaki kök salan çam ağaçları beni zorlamadı dersem yalan olur.

İyice temizlemeye çalıştım.

Domates, biber, patlıcan, çilek ve şeri domates (chery ya da ismi her neyse) diktim.

Çilekler meyve vermeye başladı.

Patlıcan dışında diğer fidelerin hepsi tuttu gibi.

Bakalım artık sulamalar yaparak meyvelerimizi beklemeye başladık. 



Göründüğü kadar kolay değilmiş bu işler.

Bol emek çok sabır istiyormuş.

Umarım isteyen herkese böyle minik bir bahçe nasip olur :)

20 Mart 2014 Perşembe

Seni gidi yalancı su böreği


Minik fırında yalancı su böreği yapmaya çalıştım. Her tarifte olduğu gibi birden fazla tarifi karıştırıp ortaya karışık birşeyler çıkarttım :)

Malzemeler:
3 Adet Yufka
1 Adet Yumurta
Yarım Demet Maydonoz
300gr Lor Peyniri
1 Bardak Sıvı Yağ
1 Bardak Yoğurt(yoğurdun sulu kısmından almakta yarar var)
12 Adet Kare Milföy
1 Adet Maden Suyu
Çörek Otu

Yapılışı:

İç Harcı: Lor peyniri ile yıkanıp kesilmiş maydonoz çatalla ezilerek karıştırılır.

Sıvı Harcı: 1 Bardak sıvıyağ, 1 bardak sulu yoğurt ve 1 yumurta bir kapta boza kıvamına gelene kadar elle çırpılır.

Yapılışı: Minik fırın tepsisi olduğundan iki adet tepsimi alıp öncelikle zeminlerini az zeytinyağı ile peçete vasıtasıyla yağladım. (Yağı fazla kaçırınca vıcık vıcık oluyor). Tepsilere birer yufkayı alıp yayarak fazlalıkları dışarıda kalacak biçimde seriyoruz. Bundan sonraki adımları her iki tepsiye uygulanacak biçimde tarifi vermeye devam ediyorum :) Dibine yufka serdiğimiz tepsinin üzerine 3.cü yufkamızın yarısını alarak elimizle parçalayarak koyuyoruz.Üzerine ve boş kalan yerlere 2 adet kare milföy hamurunu parçalayıp ara ara yerlerine koyuyoruz.Peynirli harcın yarısını tepsinin üzerine homojen olarak dağıtıp bunun üzerine sıvı harcın yarısını koyuyoruz. Ev üste dilerseniz 4 adet milföyü oklavayla birleştirip koyabilirsiniz dilerseniz de gene paraçlaya parçalaya koyabilirsiniz. Ben parçalayarak koymayı tercih ettim. Tepsinin dış yanlarında atıl kalan yufkaları düzgün biçimde tepsiyi örtecek şekilde katlayarak tepsiyi kapladım. Bıçak yardımı ile dilimlere ayırdıktan sonra kalan yumurtalı sıvı harçtan çok az en üst katı gezdirdim ve yarım maden suyunu böreğin ara ve içlerine iyice yedirecek şekilde yedirdim. Üzerine birer tutam çörek otu gezdirdim ve 15dk sodanın çekilmesi için bekledim. 180 derece fırında ortalama 25-30 dk pişirdim. Aynı işlemi diğer tepsi için eşzamanlı yaptım ve böreğimiz hazır oldu . Afiyet olsun.




Not: Görseli internetten aldım.

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...