Uzun zamandır evde bir kedi olmasını düşünüyordum. Fakat bu isteğim evde çocuk ve bakıcı olduğu sürece hep erteleniyordu. Aslında sorun çocuk değil bakıcıydı. Kadın evde başka bir canlı istemiyordu derken günümüze kadar geldik ve kızım kreşe başladı. Bu arada fikir halen aklımda fakat cesaret edemiyordum. (Cesarete ne gerek varmış sa!) Derken birgün işyerinden bir arkadaşım bir aileden kedi sahiplendiğini ve iki yavrularının daha olduğu belirtti. Fotoğraflarına bakmak istedim umutsuzca. Hepsi birbirinden minnak ve tatlı kediciklerdi. "Keşke" diye geçirdim içimden. Akşam da eşimle paylaştım "keşke" mi . Konuşurken neden olmasın diye düşünerek arkadaşıma ulaşıp sordum ailenin halen kedileri sahiplendirmek isteyip istemediği. Kendisi de sağolsun aracı olarak kedilerin sahibine iletti. Veee bu fikir aile tarafından kabul edilince 2 gün müddet istedim kediciği almak için. Malum evimizin yeni bireyi için hazırlık yapmamız lazımdı. Ama zaten daha önceden kediciği sahiplenmek isteyen bir aile onun için nerdeyse tüm malzemeleri almış ve aileye iade etmiş derken bizde süreç hızlandı ve kediciğimizi almak üzere buluştuk. İlk buluşmamızda sessiz sakin ve mülayim tavırları sergiledi kızım. Eve gidene kadar arabada miyavlayınc korktum açıkcası "Ya hep böyle miyavlarsa" diye. Eve girdiğimizde kızım karşıladı bizi ve namı değer Pekmez'i evde bıraktığımızda öncelikle evi tanımak için gezindi. Tuvaletini ve mama kaplarını ayarlayıp müsait olan odamızda ona uygun bir yer planladık. Aldığımızda 3.5 aylıktı ve epey minnaktı. 1.5 ay içerisinde veterinerimize gerekli aşılarını yaptırdık ve şuan da 2-3 ayda bir iç ve dış parazit aşılarını yaptırmaya devam ediyoruz. Evdeki ahali bayılıyor kendisine 😻 o da bizi pek sevdi. "Kedi herkesi sever ama en çok birini sever" demişti kediyi sahiplendiğim Funda hanım. Ve öylede oldu. Pekmez beni seçti :) Benim dibimden ayrılmıyor. Kendini sevdirmek için kucağıma çıkıyor, mırrrrlanıyor ve uyuduğum zaman yanımda uygun bir yere geçip uyuyor. Biz ona çok alıştık. Sanırım o da bize çok alıştı. Dışarı çıkıp eve geldiğimizde bizi özlediğini ifade eden ayaklarımıza dolanıyor ve kendini sevdiriyor. Bu dünyada başka canlılara da yardımcı olmak ve onlarla yaşamak çok güzel bir duygu. Eğer sizlerde düşünüyorsanız bu hayalinizi ötelemeyin ve biran önce adım atın derim. Ayrıca bakımında inanın ki çok büyük bir zorluk yok. Kapalı bir tuvaleti oluyor ve içerisine kristal kum koyuyorsunuz. Bu kristal kumdani büyük tuvaletini minik kürek yardımıyla tuvalete döküp sifonla gönderebilirsiniz. Mama ve su kabını da ara ara kontrol edip tazeledikçe size sevmek ve onunla oyun oynamak dışında birsey kalmıyor. Tabii veteriner kontrollerini onun sağlığı için aksatmamak lazım. Ama görüldüğü üzere hiçbir zorluğu yok. Hayali olanların çok düşünmemesi dileğiyle :)